Çocuğun yaşı kaç olursa olsun boşanan çiftlerin, çocuğun yanında diğer tarafı suçlamama, onun hakkında olumsuz ve üzücü şeyler söylememe gibi tutumlara dikkat etmesi gerekir. Her evlilik, mutluluk ve sonsuza dek sürmesi dileğiyle başlasa da bazen hayat, bir ilişkiyi boşanmaya götürebiliyor. Boşanma, hele de çocuk varsa eşler için yürütülmesi sorunlu bir süreç olabiliyor. Yetişkinler kendi aralarındaki ilişkiyi düzenleyemeyince çocukların yaşadığı kaos da katlanarak artıyor. Bu yazımızda, boşanma sürecinde çocukların yaş aralığına göre yaşadıklarına ve ebeveyn olarak üstümüze düşenlere yer vereceğiz.
Çocukları boşanma sürecine verdiği tepkiler hem anne babalarının arasındaki evlilik ve sonraki dönem ilişkisinden hem de yaşlarından etkileniyor. Okul öncesi olarak tanımlanan 0-5 yaş dönemi çocuğun bilişsel gelişimi açısından önemli olduğu için dikkat edilmesi gereken noktalar çok fazla.
Bir Bebeğiniz Var ve Boşanıyorsanız...
Boşanma sürecinde çocuğunuz, hayatının ilk 1-2 yılındaysa yaşananları anlayamayacağını bilmelisiniz. Bebekler, anne babalarına her konuda bağımlı olduklarından bu süreçte yeterli bakım alamazlarsa stres ve kaygı yaşayabiliyorlar. Bu stres ise daha fazla ağlama ve huzursuzluk olarak kendini gösteriyor. Hatta bebeklerde gelişim geriliği bile gözlemlenebiliyor. Bu süreçte anne baba olarak üzerinize düşen, ayrılsanız bile bebeğinizin, çocuğunuzun rutinlerine devam etmeniz. Onu daha sık kucağınıza almanız, sarılmanız ve konuşmanız da rahatlamasına, kendini güvende hissetmesine yardımcı olur. Ayrıca bebeğin anne ya da babasından 2-3 günden fazla ayrı kalmaması gerekir.
Çocuklar "Benim Suçum” Diyebiliyor
Bebekliğin ardından gelen ve erken çocukluk dönemi olarak tanımlanan 1.5-3 yaş döneminde çocuklar, hem kendilerinin hem de ebeveynlerinin farklı bireyler olduğunun farkındadır. Ayrıca eşler arasında yaşanan gerilimi de hissederler. Hatta tartışan anne ve babalarını durdurmaya çalışırlar. İhtiyaçlarının karşılanmaması onlar için de önemli bir stres kaynağı olur. Öte yandan anne babalarının tartışmasından, ayrılmalarından kendilerini sorumlu tutabilirler. Yaşadıkları stres alt ıslatma, biberon ve emzik kullanmaya geri dönme isteği gibi belirtilerle kendini gösterir. İçe kapanıklık da görülebilir.
Sınır Koymayı Unutmayın
Bu dönemde de çocukların kendilerini güvende hissetmeleri için rutine devam etmeniz önem taşır. Onunla sevgi dolu sözlerle, gülümseyerek konuşun; boşansanız da onu sevmeye, bakmaya devam edeceğinizi anlatın, bol bol öpün ve sarılın. Ancak o sarılmanızı istemiyorsa zorlamayın. Sizin sevgi istediği anları fark ederek ona bol bol sarılmanız size de ona da iyi gelecektir. Boşanma sürecinde birçok anne babanın yaptığı en önemli hata, çocuklara sınır koymamak. Oysa sınır ve kurallar çocukların kendini güvende hissetmesini sağlar. O nedenle siz de bazı sınırları esnetseniz bile asla kaldırmayın. Çocuğun anne ve babası ile vakit geçirmesi gelişimi için önemlidir. Anne ya da babasını görmeden 4-5 gün geçirmemelidir.
Okul Öncesi Dönemde Yapılması Gerekenler
3-5 yaş aralığındaki çocuklar; artık konuşabilir, arkadaş edinebilir, öz bakım becerilerini geliştirir. Bu aynı zamanda bağımsızlıklarını da ilan ettikleri bir dönemdir. Öte yandan bu dönem çocukların zaman, gerçeklik, neden-sonuç gibi kavramları anlayabilecek düzeyde olmadıkları bir dönemdir. Boşanmanın sebebi olarak kendilerini suçlayabilirler, ayrıca yeni dönem onları korkutabilir. Terk edilme korkusu yaşayabilirler. Çocuğun yaşadığı stres; alt ıslatma, parmak emme, bebek gibi konuşma davranışlarıyla kendini gösterebilir. Bu yaş grubunda çocuğu olan anne babalar, boşanma sürecinde onlara basit ve somut açıklamalar yaparak yardımcı olabilir. Hayatında meydana gelecek değişiklikler onun anlayacağı bir dille aktarıldığında çocuğun rahatlaması mümkündür. Ancak bu konuşmayı birden çok kez yapmanız gerekebilir. Ona olan sevginizi her fırsatta dile getirmeniz, göstermeniz de asla unutmamanız gereken davranışlar olmalı.
Okul dönemindeki çocuklar ise boşanma nedeniyle yoğun üzüntü, öfke duyabilir, derslere konsantre olmakta zorlanabilir. Boşanma sürecinde acı çeken tarafa duygusal destek vermeye çalışabilirler. Bu da onlar için çok büyük bir yük anlamına gelir. Bu dönemde çocukların duygularını ifade edebilmesine olanak verilmeli, anne ya da baba iyi birer dinleyici olmalı. Onu ne kadar sevdiğinizi her fırsatta söylemeyi ve göstermeyi de unutmayın.
Çocuğun yaşı kaç olursa olsun boşanan çiftlerin, çocuğun yanında diğer tarafı suçlamama, onun hakkında olumsuz ve üzücü şeyler söylememe gibi tutumlara dikkat etmesi gerekir.