Lohusalık Nedir? Lohusalık Dönemi Hakkında Her Şey

Lohusalık Dönemi

Kadınların gebelik süresi boyunca değişen hormon değerleri doğum sonrası tamamen farklı değerlere gelir. Bazı hormonlar yükselirken bazıları ise maalesef düşer. Vücudun bu yeni döneme kendini hazırlama çabası içerisinde bazı ruhsal değişimler yaşanır. Anne değişen hayatı ile beraber ruhsal yaşantısını da düzeltmeye çalışırken biraz ani duygusal değişimler yaşayabilir.

Lohusalık kadınların doğumdan sonra yaşadığı bir dönemdir. Kadınlarda rahim boyutu eski boyutuna bu dönemde ulaşır. Genelde doğumdan sonra 40 günlük süren bir süreçtir. Herkeste farklı süreçlerde bitse de genel olarak 40 günlük süreçte hormonlar ve rahim dengeyi bulur. Sezaryen sonrası lohusalık dönemi de aynı işler. Normal doğum ile sezaryen doğumun lohusalık dönemi arasında fark bulunmaz. Bu süreci kısaltacak unsur kadının kendini iyi hissedecek aktivitelerle hormonlarını dengelemesini hızlandırması olacaktır.

Lohusalık depresyonu son zamanlarda çok fazla görülen bir rahatsızlık olarak karşımıza çıkıyor. Eski zamanlarda kadınlar bu süreci kendi başına atlatmaya çalışsa da günümüzde destek almaktan çekinmiyorlar. Aynı zamanda modern yaşantıda kadınların ruh ve beden sağlığı önem taşıdığından aile üyeleri de bu süreçte kadınları daha fazla desteklemektedir. Tüm bu unsurlar son dönemlerde lohusalık depresyonu tedavisi gören kadınların sayısının artmasını sağladı. Tek başına atlatılacak bir dönem olmadığı için bu konuda sıkıntılarınız olduğunu düşünüyorsanız mutlaka bir uzmana danışmanızı tavsiye ederiz.

 

Lohusa dönemi kaç gün sürer?

Lohusa dönemi her kadında farklı yaşanır. Bazı kaynaklar zihinsel bir gelişim olarak lohusalık döneminin gelişim evresi olduğunu söyler. Bu yüzden bazı kadınlar hiç yardım almadan bu dönemi geçirebilirken bazı kadınlar büyük desteğe ihtiyaç duyabilir. Bu dönemi zor geçiren ya da atlatmaya çalışan yeni anneler lohusalık dönemi kaç gün sürer diye merak etmektedirler. Bu süreci kısaltmak sizin elinizde olsa da vücudunuzun eski hormon dengesini bulması 6 haftayı bulacaktır. Doğumdan sonra 40 gün içerisinde bu süreç bitse de bazen uzayabilir. Bazı kadınlarda 70 güne kadar lohusalık dönemi belirtileri görülebilir. Annenin yaptığı başka doğumlar varsa bunların her birinde farklı lohusalık dönemi süreci geçirilebilir. Hatta her bebek sonrası lohusalık şiddeti de farklı olabilir. Bunlar tamamen kadının doğum sonrası sahip olduğu hormon seviyesiyle ilgilidir.

 

Lohusalık Dönemi

Lohusalık Döneminde Fiziksel ve Duygusal Değişimler

Lohusalık döneminde annede ruhsal ve fiziksel birçok değişim meydana gelir. Bunların birçoğunu ne kendisi ne de çevresindeki kişiler görebilir. İlk olarak hormon seviyesi dengelenir. Bununla beraber rahim eski boyutuna gelmeye çalışır. Bu anneyi çok zorlayan ancak görünürde hiçbir değişimin olmadığı unsurdur. Rahim, 40 gün boyunca doğumdan önceki boyutuna gelmeye devam eder. Dünyaya bir canlı getirip onun bakımı ve beslenmesiyle ilgilenen kadın aynı zamanda vücudundaki bu değişimlerle de yeni düzenine uyum sağlamaya çalışır. Bu değişimleri ilk olarak fiziksel olarak ele alalım.

  • Rahim küçülür ve annenin doğumdan sonra hala şiş olan karnı yavaş yavaş küçülür. Bununla beraber bu süreç boyunca vajinal akıntı görülür. Bazen yoğun biçimde bazen daha az olarak yaşanan vajinal akıntı annenin hormonlarının düzenlemesine destek verir.
  • Lohusalık döneminde annede oluşan fiziksel değişimlerden biri de göğüslerde hassasiyettir. Süt akışıyla birlikte göğüsler eski boyutundan daha büyük olur, hassaslaşır ve ağrı yapabilir.
  • Bazı kadınlarda mastit adı verilen iltihaplanmalar görülebilir. Bu gibi durumlarda mutlaka hastaneye gidilmelidir.
  • Lohusalık döneminde kadınların en çok yaşadığı en rahatsız edici diğer değişim ise terlemedir. Bu süreçte anne hayatında hiç terlemediği kadar terleyebilir.  Bu da yine hormonların kendini dengeleme sürecinde vücudun iş birliği halinde çalışmasının bir sonucudur.

 

Lohusalık Psikolojisi

Lohusalık dönemindeki kadınlarda meydana gelen duygusal değişimler tamamen hormonlarla ilgilidir. Gebelikte tavan seviyeye gelen hormonlar gebelik sonrası adeta yere çakılır. Her normal bir insanın hayatını sağlıklı devam ettirebilmesi için hormonlarının belirli seviyede olması gerekir. Anne bedeni bununla bir iç savaşa girer. Bebeğinin mutluluğunu yaşarken vücudundaki bütün hormonlar yeniden denge bulmaya çalışır. Lohusalık psikolojisi aşılması gereken bir süreçtir ancak iyi şekilde yönetilmediğinde depresyona çevirebilir.

 

Lohusalık Döneminde Nelere Dikkat Edilmelidir?

Uzmanlar ve doktorlar lohusalık döneminde kadınlara ılık duş önerir. Her gün on dakikalık ılık duş kendinizi yenilemeniz için çok iyi gelecektir. Bu dönemde kadınlar birçok açıdan hem zor hem de büyük değişimlerin olduğu bir dönem geçirir. Her kadın kendi bünyesine göre farklı dozlarda bu dönemi yaşar. Bu yüzden aile üyeleri annenin yeni yaşantısında moralini yüksek tutacak davranışlarla onu desteklemelidir.

Aynı zamanda bebeğe de alışma sürecinde anneyi desteklemek çok önemlidir. Kadının bu süreçte destekleyecek aile üyesi yoksa bu durumun farkında olarak lohusalık depresyonu denilen ileri boyutta ruhsal çöküntüye girmeden bu süreci atlatması için kendini desteklemesi önerilir. Bebekle ilgilenilen zamandan arta kalan anlarda anne kendini iyi hissedeceği uğraşlara yönelmelidir. Kesinlikle iyi hissettiren müzikler dinlenebilir, film ve diziler izlenebilir. Bu süreçte ağır olmayan hafif sporlar da hormonların daha hızlı dengelenmesini sağlar. Uzmanlar yoga gibi ruhu güçlendiren sporların bu süreçte hormonları desteklediğini söylemektedir. Her gün on dakikalık yoga yapmak, anneyi daha iyi hissettirebilir.

 

Lohusalık Nedir?

Lohusalık Dönemi ile İlgili Sık Sorulan Sorular

Lohusalık dönemi ile ilgili sık sorulan sorular arasında eşlerin ne zaman cinsel yaşama geçebileceği yer alıyor. Doktor kontrolü sonrasında eşler fiziksel ve ruhsal olarak kendini hazır hissettiği taktirde doğumdan sonra 4. haftada cinsel yaşama geçilebilir. Bu süreçle ilgili bir başka sık sorulan soru ise bebeğin beslenmesi ile ilgilidir. Bu süreçte anne sütü alan bebekler en geç iki saatte bir beslenmelidir. Bebeğin kendisi memeyi bırakana kadar emzirilmesi gerektiği söylenir. Bir başka sık sorulan soru ise doğum kontrol yönteminin ne zaman uygulanacağıdır. Emziren anneler 6-12 haftadan sonra adet görmeye başlar ve doğurganlık başlar. Hekimle görüşerek uygun bir korunma yöntemi tercih edilebilir.

 

Lohusalık döneminde annelerin beslenmesi nasıl olmalıdır?

Bu süreçte anne, bebeğe gaz yapacak ve kendini de rahatsız hissedecek gazlı yiyecek ve içeceklerden uzak durmalıdır. Süt, ayran ve yoğurt gibi sağlıklı yiyecekler tercih edilerek sebzelerle bu ürünler desteklenmelidir. Lohusalık dönemi beslenmesinde mutlaka kırmızı ve beyaz et eklenmelidir. Aynı zamanda balık tüketimi de önemli olacaktır. Yağlı olmayan mümkünse haşlama yöntemiyle pişirilmiş yiyecekler iyi bir seçim olacaktır. Yumurta ve peynir gibi kahvaltılıklar da anneyi destekleyecektir.

 

Lohusalık depresyonu nedir ve belirtileri nelerdir?

Ani ağlama krizleri yaşanması, mutsuz ve tükenmiş hissetme gibi durumlar kadınlarda lohusalık döneminde görülebilir. Yeterli şekilde desteklenmeyen kadınlar maalesef bu süreci lohusalık depresyonu geçirerek yaşar. Belirtileri ise ani duygusal değişimler odluğu gibi bebeğini reddetme durumu da görülebilir. Bu süreçte uzman yardımı alınmalıdır.

Etiketler: Lohusalık Dönemi, Yeni Doğan, Annelik
Nisan 16, 2024
Listeye dön
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR